Kim Korkar Menopozdan?

Bebeklik, çocukluk, menarş, ergenlik, cinsel olgunluk, erişkinlik, orta yaş, menopoz ve yaşlılık; kadının hayatının evreleri. Her dönemin kendine özgü özellikleri olmasına karşın, ergenlik ve menopoz keskin geçişler nedeniyle kadının yaşamında önemli dönemlerdir.

Kadınların menstürasyon süreci 10 – 12 yaşlarında tanıştığı menarş ile başlar. Eskiden 12 – 14 yaş arasında yaşanan menarş, çevresel şartlar, beslenme gibi farklılaşmalarla bugünlerde 9 yaşına kadar inmiştir. Menarş ile gencin vücudunda ve duygudurumunda hormonların etkisi ile büyük değişiklikler başlar. Büyüme sürecin gerektirdiği biçimde gelişir. Aradan yıllar yıllarrr geçer, ilk erişkinlik, erişkinlik, orta yaş ve menopozun ilk belirtileri kendini göstermeye başlar. Menstürasyon düzensizliklerine ve klimakterik şikayetlere merhaba deriz.

\"\"

Bu dönem beklenmeyen misafirliklere yol açabileceği gibi, klimakterik şikayetler eğer kadınlığımızla barışmayı başaramamışsak sarsıcı olabilir. Sıcak basmaları, gece terlemeleri, isteksizlik, depresyon, odaklanma zorluğu, uyku sıkıntıları, kolay gerginleşebilme, cilt değişimleri, vesaire. Bu olumsuzluklar listesini istediğiniz kadar uzatmamız mümkün. Soru uzatıp uzatmama kararınızda….

Menopoz çoğu kültürde yaşlanmanın başladığı bir durum olarak algılanır. Bizim gibi kadınlarda sadece anneliğin yüceltildiği kültürlerde ise, yaşlanmaya başlamanın yanı sıra, ‘kadınlığın bitişi’ olarak da tanımlanır. Kadının zaten sahip olduğu tek kimlik olan – ki son senelerde gittikçe altı daha da kalın kalemle çizilir oldu – ‘kadın = anne = doğurgan kimliğinin’ ortadan kalktığı bir dönem olarak da algılanan, kadının kimliğinin yok olduğu, yaşlanmanın hızlandığı bir dönemeç olarak tanımlanır toplum tarafından. Hatta kadınlar bile yaşamları boyunca bu açık, subliminal, direkt, indirekt mesajlarla büyüdükleri için kendilerini toplumun dışına alıp sadece büyükanne olarak işlev görmeleri gerektiğini düşünür hale gelirler.

Yaşamda doğal bir deneyim olan menopoz bir takım önemli değişiklikleri de içinde barındırır. Bu değişiklerin algılanışı kadının sosyoekonomikkültürel durumu ve yaşadığı çevre vb. özelliklerle ilgilidir. Özellikle batı toplumlarında kadının genç ve güzel olması toplumdaki konumunu önemli ölçüde belirler. Kadın menopozla beraber yaşlanacağını, eskisi kadar güzel olamayacağını, toplumdaki statüsünün sarsılacağına kanaat getirir ve menopoz sürecinden olumsuz etkilenir, klimakterik şikayetleri şiddetli yaşar. Bazı toplumlarda ise kadın menopozla birlikte ileri yaş grubuna geçerek sözü dinlenen daha saygın bir kimliğe kavuşur, statüsü olumluya değişir. Bu tarz toplumlarda kadınlar çocuklarını büyütmüş, iş sahibi yapmış, hatta evlendirmiş oldukları için bu dönemi sorumluluklarının azaldığı ve artık hayatta kendilerine vakit ayırabilecekleri, sosyalleşebilecekleri, dinlenebilecekleri bir dönem olarak algılarlar.

Menopozu kadınlar yaşadıkları toplum, kültür, aile ve çevresel özelliklere göre farklı algılar ve deneyimlerler.

Ancak batı toplumu menopoz ve sonrası süreci estetik, kozmetik, moda ve yaşam biçimi etkisiyle ciddi biçimde uzatmış, kadının yaşlılığa geçişi neredeyse ortadan kaldırılmıştır. ?

Menopozu nasıl deneyimleyeceğiniz, sizin kadınlığınızla ne kadar barışık olduğunuzla, kadınlığı nasıl tanımladığınızla ilintilidir. Kadınlığı bakım, gözetim ve başkaları için yaşamak olarak tanımlıyorsanız, özgürlük hayatınızda sizin için geçerli bir kavram değilse, cinselliğinizi keşfedememişseniz, kendinizi önemsemeyi kendinize hak görmüyorsanız, “saçınızı aileniz için süpürge ettiyseniz”, ilişkilerinizi sağlıklı bir dengede kurmadıysanız, menopoz ile birlikte gelen değişimleri olumsuz deneyimlersiniz. Menopozu özgürleşmek olarak değil, yaşlanmak olarak algılarsınız. Menopoz sonrası gelen süreçte o zamana kadar eşiniz, çocuklarınız için süpürge ettiğiniz saçlarınızı artık torunlarınız için süpürge etmeyi yüceltirsiniz.

Siz siz olun, önce birey olduğunuzun farkına varın, hem de olabildiğince erken yaşta, sonrasında cinsiyetinizin size getirdiği avantajlarla tanışın. Dayanıklılığınızı, şefkatinizi, yumuşaklığınızı, nöronlarınızın nasıl jet hızıyla birbirleri ile iletiştiğini, detayları görme yeteneğinizi, tatlı otoritenizi, üreme becerinizin üretime nasıl dönüşebildiğini. Yaşamınızdaki her evrenin keyfine varın. Dilerim yaşam siz erişkin olup yaşamınızın kontrolünü elinize alana kadar size güzel bir çocukluk ve gençlik yaşatmıştır. Erişkin olduğunuz andan itibaren “güç sizde artık”. Mutlak okuyun, meslek sahibi olun, çalışın, ekonomik özgürlüğünüz elinizde olsun. Doğru sebeplerle evlenin, çocuklarınızla sağlıklı ve dengeli ilişkiler kurun. Dostluklarınızı büyük bir özenle besleyin. Güzel yaşayın, güzel yaş alın. Vakti gelince yumurtalıklarınızın artık yumurta üretmemesinin hayatınızda tıpkı diğer etaplar gibi sadece bir etap olduğunu görün. Siz hep aynı sizsiniz.

Güzel kadınlar, kendinizin kıymetini bilin.

Dr.phil. R. Meltem KAVCAR SIRMALI
1 Şubat 2018